Firavunun Şiddetlenen Zulmü

Mısır’dan Çıkış 5:1-14

1 Sonra Musa'yla Harun Firavun'a gidip şöyle dediler: "İsrail'in Tanrısı RAB diyor ki: 'Halkımı bırak gitsin, çölde bana bayram yapsın.'"

2 Firavun, "RAB kim oluyor ki, O'nun sözünü dinleyip İsrail halkını salıvereyim?" dedi. "RAB'bi tanımıyorum. İsrailliler'in gitmesine izin vermeyeceğim."

3 Musa'yla Harun, "İbraniler'in Tanrısı bizimle görüştü" diye yanıt verdiler, "İzin ver, Tanrımız RAB'be kurban kesmek için çölde üç gün yol alalım. Yoksa bizi salgın hastalık ya da kılıçla cezalandırabilir."

4 Mısır Firavunu, "Ey Musa ve Harun, niçin halkı işinden alıkoyuyorsunuz? Siz de işinizin başına dönün" dedi,

5 "Bakın, halkınız Mısırlılar'dan daha kalabalık, oysa siz onların işini engellemeye çalışıyorsunuz."

6 Firavun o gün angaryacılara ve halkın başındaki görevlilere buyruk verdi:

7 "Kerpiç yapmak için artık halka saman vermeyeceksiniz. Gitsinler, kendi samanlarını kendileri toplasınlar.

8 Önceki gibi aynı sayıda kerpiç yapmalarını isteyin, kerpiç sayısını azaltmayın. Çünkü tembel insanlardır; bu yüzden, 'Gidelim, Tanrımız'a kurban keselim' diye bağrışıyorlar.

9 İşlerini ağırlaştırın ki, meşgul olsunlar, yalan sözlere kulak asmasınlar."

10 Angaryacılarla görevliler gidip İsrailliler'e şöyle dediler: "Firavun diyor ki, 'Artık size saman vermeyeceğim.

11 Gidin, nerede bulursanız oradan kendinize saman alın. Ancak işiniz hiç hafifletilmeyecek.'"

12 Böylece halk saman yerine anız toplamak üzere bütün Mısır'a dağıldı.

13 Angaryacılar, "Saman verildiği günlerdeki gibi gündelik görevlerinizi eksiksiz yerine getirin" diyerek onlara baskı yapıyordu.

14 Firavun'un angaryacılarının atadığı İsrailli görevliler, "Niçin dün ve bugün daha önceki gibi gereken sayıda kerpiç yaptırmadınız?" diyerek dövüldüler.



Tanrı’nın ayetlerdeki kimliği:

1: 4. bölümde Tanrı İsrail’e oğlum diyor. Ama bugün, “Halkım” diye sesleniyor. Bu, İsrail ile Tanrı’nın arasındaki ilişkinin yalnız baba-oğul ilişkisi olmadığını, aynı zamanda kral-halk ilişkisi de olduğunu göstermektedir. Tanrı, halkının Kendisine ait olmasını istiyor. Tanrı’ya ait olduk mu? O’nun egemenliğinin bir parçası mıyız?
Bana hangi öğütler verilmektedir?

Tüm metin: Musa Tanrı’ya itaat ettiği halde firavunun öfkesi ve direnişiyle karşılaşmıştı. İsrailli görevliler dövüldü, halk daha fazla zulüm gürdü ve Musa’yla Harun’a güvenleri kalmadığından, onlardan nefret etmeye başladılar. Tanrı’nın sözüne itaat ettiğimiz halde, bazen her şey yolunda gitmeyebilir. İman yaşamımız çevremizde hoş karşılanınayabilir, hatta daha büyük zorluklar da çıkabilir. Ama karşılaştığımız zorluklarla mücadele edip zafer kazandığımızda, Tanrı bizi ödüllendirecektir.

1,2: O dönemde Mısır kralları halkın istek ve arzularını açık havada (açık arenada, halk arasında) dinleyip karara bağlama sistemini uyguluyorlardı. Bu nedenle Musa ile Harun kolaylıkla firavunla görüşebiliyorlardı. Ama firavunun sert tepkisiyle karşılaştılar. Ama firavunun ruhsal cehaletini eleştirmeden önce, kendi ruhsal durumumu sorgulamam ve incelemem gerekir.

3: Firavun belki de Musa’yla Harun’un isteklerinin kaynağının çalışmak istememeleri olduğunu düşünınüştür. Ancak, Musa’yla Harun firavunun tepkisine aldırmadan, ondan İsrail halkını salıvermesini istediler. İçinde bulunduğum koşullar pek iyi değil diye, Tanrı’nın işinden kolayca vazgeçiyor muyum?

 
Mujde.org