İsa Dört Bin Kişiyi Doyuruyor


Markos 8:1-13

8:1,2  O günlerde yine büyük bir kalabalık toplanmıştı. Yiyecek bir şeyleri olmadığı için İsa öğrencilerini yanına çağırıp, "Halka acıyorum" dedi. "Üç gündür yanımdalar, yiyecek hiçbir şeyleri yok.
8:3  Onları aç aç evlerine gönderirsem, yolda bayılırlar. Hem bazıları uzak yoldan geliyor."
8:4  Öğrencileri buna karşılık, "Böyle ıssız bir yerde bu kadar kişiyi doyuracak ekmeği insan nereden bulabilir?" dediler.
8:5  İsa, "Kaç ekmeğiniz var?" diye sordu. "Yedi tane" dediler.
8:6  Bunun üzerine İsa, halka yere oturmalarını buyurdu. Sonra yedi ekmeği aldı, şükredip bunları böldü, dağıtmaları için öğrencilerine verdi. Onlar da halka dağıttılar.
8:7  Birkaç küçük balıkları da vardı. İsa şükredip bunları da dağıtmalarını söyledi.
8:8  Herkes yiyip doydu. Artakalan parçalardan yedi küfe dolusu topladılar.
8:9,10  Orada yaklaşık dört bin kişi vardı. İsa onları evlerine gönderdikten sonra öğrencileriyle birlikte hemen tekneye binip Dalmanuta bölgesine geçti.
8:11  Ferisiler* gelip İsa'yla tartışmaya başladılar. O'nu denemek amacıyla gökten bir belirti göstermesini istediler.
8:12  İsa içten bir ah çekerek, "Bu kuşak neden bir belirti istiyor?" dedi. "Size doğrusunu söyleyeyim, bu kuşağa hiçbir belirti gösterilmeyecek."
8:13  Sonra onları orada bırakıp yine tekneye bindi ve karşı yakaya yöneldi.

İsa'nın ayetlerdeki kimliği:

1-3: İsa kendisine gelen kalabalığa acır ve onları doyurmak ister. Onları aç aç eve göndermek istemez. O kalabalığa acıyan İsa bugün bize de şefkatli yüreğiyle bakmaktadır. Müjde uğruna aç kalacağımı ya da işimden olacağımı düşünerek kaygılanıyor muyum? Rab beni görmekte ve benimle ilgilenmektedir.

4,5: Öğrenciler yaşam ekmeği olan İsa'yı yeterince tanımamıştır. Aşamadıkları sınırlar içerisindedirler, ama İsa kısıtlı olan sınırlarını genişletmeye hazırdır. Öğrenciler sadece ıssız bir yerde olduklarını düşünürler, ama İsa ellerinde bulunana bakar. Tökezlenmeme yol açabilecek sınırlarım nedir? İsa elimde olanla harika işler yapabilecek güce sahiptir.

6-10: Yedi ekmek ve birkaç küçük balıkla İsa ıssız bir yerde insanları doyurur. İsa'nın bu mucizesiyle dört bin kişi doyurulur. İsa hem Yahudi hem de Yahudi olmayanları doyurarak Müjde'nin herkes için olduğunu gösterir. Hangi konuda açlık hissediyorum? Issız bir yerde kalabalığı doyuran İsa'nın benim hayatımda da harika işler yapacağına inanmalıyım.

11-13: İsa belirti isteyen katı yürekli kişileri gördüğünde üzülür. Onlar arasında belirti göstermeyeceğini söyler. İsa'nın döneminde yaşayan insanlar O'nun sayısız mucizelerine tanık oldular, ama O'nu tanımayıp denemek istediler. Daha önce Mısır'dan kurtulup çölden geçerken Tanrı'nın verdiği yiyecekleri yiyip sürekli şikâyet eden ataları gibi onlar da İsa'yı sürekli denerler. O kadar mucizeleri görmelerine rağmen İsa'dan belirti isteyenlerin durumlarına bakıp şaşırabiliyoruz. Ama bazen biz de onlar gibi İsa'yı denemiyor muyuz? Rab'bin lütfü sayesinde yaşadığımız halde her zaman O'ndan başka belirti istemiyor muyuz?

 
Mujde.org