ıki Görüm

Yeremya 1:11-19

11 RAB, "Yeremya, ne görüyorsun?" diye seslendi. "Bir badem dalı görüyorum" diye yanıtladım.

12 RAB, "Doğru gördün" dedi, "Çünkü sözümü yerine getirmek için gözlemekteyim."

13 RAB yine, "Ne görüyorsun?" diye seslendi. "Kuzeyden bu yöne bakan, kaynayan bir kazan görüyorum" diye yanıtladım.

14 RAB şöyle dedi:

"Ülkede yaşayanların tümü üzerine

Kuzeyden felaket salıverilecek.

15 Çünkü kuzey krallıklarının bütün halklarını çağırıyorum" diyor RAB.

"Kralları gelip Yeruşalim surlarında,

Bütün Yahuda kentlerinin karşısında,

Yeruşalim'in kapı girişlerinde

Tahtlarını kuracaklar.

16 Yaptıkları kötülükten ötürü

Halkımın cezasını bildireceğim:

Beni bıraktılar,

Başka ilahlara buhur yakıp

Elleriyle yaptıklarına tapındılar.

17 "Sen kalk, hazırlan! Sana buyuracağım her şeyi onlara söyle. Onlardan yılma! Yoksa onların önünde ben seni yıldırırım.

18 ışte, bütün ülkeye -Yahuda krallarına, önderlerine, kâhinlerine, ülke halkına- karşı bugün seni surlu bir kent, demir bir direk, tunç bir duvar kıldım.

19 Sana savaş açacaklar, ama seni yenemeyecekler. Çünkü seni kurtarmak için ben seninleyim." Böyle diyor RAB.

ıki Görüm

Rab Yeremya’yı güçlendirmek için ona iki görüm gösterir ve daha sonra sözüyle tekrar teşvik eder.

Tanrı’nın ayetlerdeki kimliği:

11, 12. ayetler: Rab sözünü kesinlikle yerine getirendir. ıbranice’de ‘badem’ ve ‘gözlemekteyim’ sözcükleri birbirini çağrıştırır. Yani, badem dalı görümü, Rab’bin, sözünü yerine getirmek için gözlemekte olduğunu gösterir. Yeruşalim halkı, peygamberin uyarısının yerine gelmeyeceğinden emindi. Dolayısıyla Yeremya’nın, Rab’bin olayları gözlemlediğinden emin olması gerekiyordu. Rab’bin sözüne tamamen güvenerek iman ediyor muyum?

13-16. ayetler: Kaynayan kazan görümü, felaketin gelişini canlı bir şekilde gösterir. Çünkü yine ıbranice’de ‘kaynayan’ ve ‘salıverilecek’ sözcükleri birbirini çağrıştırır. Rab Babil’i kullanarak Yahuda ve Yeruşalim’i yargılayacaktır. Hiç kimse yargıdan kaçamayacaktı, çünkü putlara taparak Rab’le aralarındaki antlaşmayı bozup felaketi bile bile çağırmışlardı. Rab, halkının bu davranışını kabullenemez ve kendisine döndürmek için cezalandırır. Çünkü O bizleri seviyor.

17-19. ayetler: Tanrı, Yeremya’nın korkmaması için onu kurtaracağına söz verir. Yeremya büyük bir karşı koyma ve zulümle karşılaşır. Ama Rab onu yıkılmayan surlu bir kent gibi yapar. O, Yeremya’yla birlikte olduğu için hiç kimse Yeremya’yı yıkamayacaktır. Rab’bin beni koruyacağından kuşku duyuyor muyum?

Bana hangi öğütler verilmektedir?

17. ayet: Rab’bin Yeremya’ya verdiği buyruk değişmemişti. O, kendi halkına Tanrı’nın yargısını ilan etmek zorundaydı. Sıkıntı çekeceği kesindi, ama görevden kaçmaması gerekiyordu. Artık kendimi toparlayarak Rab’bin bana verdiği görevi sonuna dek yerine getirmeliyim. Kendimi toparlayarak yerine getirmem gereken görevim nedir?

Dua:Rab, senin verdiğin görevi sıkıntı çekmeme rağmen tamamlamak istiyorum, bana yardımcı ol.

 
Mujde.org